17 Ekim 2011 Pazartesi

Gök'ün Çek'i

Melih Gökçek'in pervasızca ve kendini bilmezce ürettiği l(g)aflara bir yenisi daha eklenmiş bulunmakta.. Bu adam ne zaman herşeyden elini eteğini çekip, muhteşem yuvasında seyr-ü sefa'sını sürecek çok merak ediyorum.

Bre adam, memlekete dair en ufak bir "iyi yolun" yokken; her şeyi her gün daha da beter hale getirmek için elinden geleni yapıyorken; milletin gözünün içine baka baka hakaretlerini arka arkaya savurup, sana en ufak bir eleştiri geldiğinde de ortamlarda "şeref" tahayyülü yapacak kadar çok şerefliyken; nasıl hala bu kadar seviyesiz bir pişkinlikle etrafa gülücükler salabiliyorsun?

Gidişini ve tahttan ineceğin günü heyecanla bekliyorum.

O da normal olur mu, giderken nasıl bir hezeyan ve karışıklık yaratırsın, kimlere ne tür laflar edersin; gerçekten kestiremiyorum. Biliyorum ki; senin gibi düşünüp ve senin sarfettiğin güzellikte cümleler sunmak için Türkçe'mize; senin yakınında/civarında ve senin gibi düşünüyor olmak gerekir.

Önü alınamaz bir gıpta ve "tüm iyi niyetimle" izliyorum seni...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder